Meslek örgütleri her meslek için bir “pusuladır”. Üyelerinin çalışmalarını icra ederken yasalara, kurallara uygun olmanın ötesinde o mesleğin hem meslek mensuplarına hem de topluma karşı taşıdığı başka sorumlulukların da olduğunu hatırlatan bir göstergedir.
Üyelerinin mesleki gelişimi için resmi kurumlarla olduğu kadar başta sivil toplum kuruluşları ve akademik kurumlarla yoğun bir iş birliği içindedirler.
Nilay Örnek’in “Nasıl Olunur” konuğu oldum
Türkiye’nin başarılı podcast yayıncılarından Nilay Örnek’in konuğu oldum. Ocak 2024’de yayımlanan podcast tanıtımında sevgili Nilay şu sözlere yer verdi.
“Nasıl Olunur’un bu bölümdeki konuğu stratejik iletişim yönetimi alanında dersler veren, danışmanlık yapan, uzun süre halkla ilişkiler sektörünün Türkiye’deki öncü isimlerinden biri olmuş #SalimKadıbeşegil. Kadıbeşegil ile sohbete edebiyatçı,
Greenwashing Goygoycuları: “Kim Kirletmiyor ki!”
Kendimizi ve fikirlerimizi “temize” çıkarmak konusundaki yeteneklerimiz zaman içinde suratımıza yediğimiz bir yumruğa dönüşebiliyor. İklim değişikliği meselesinde kucağımızda bulduğumuz “Greenwashing” meselesi için söylüyorum bunu.
Bir süredir Clean Creatives’i takip ediyorum. Birkaç toplantısına da katıldım. (https://cleancreatives.org/) Özellikle fosil yakıt endüstrisine karşı “dik” duruşu beni onlara yaklaştırdı. Takip ettikleri ve bir baskı kurmayı amaçladıkları ana alan,
Sürdürülebilirlik Sürdürülemiyor!
2000’li yılların başında markalar “sürdürülebilirlik” formaları ile sahaya çıkmaya başladılar. Formalar için her ne kadar “yeşil” rengi tercih etmiş olsalar da her markanın yeşili bir diğerinden oldukça farklılaştı yıllar içinde. Kimisi aslına sadık kalırken bir kısmında yeşil rengin kirlendiği, solduğu, hatta simsiyah bir formaya dönüştüğüne hatta üzerine “Greenwashing” reklamı aldıklarına tanık olduk geçen zaman içinde.
İtibar yönetimi performansınızı hangi kriterlere göre değerlendireceksiniz?
İtibar yönetimi için çok yoğun bir mesai harcıyoruz. Sadece iletişim departmanları olarak değil, şirket olarak ciddi bir kaynak ayırıyoruz. Peki “attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değiyor mu?” Nasıl anlayacağız? Nasıl değerlendireceğiz? Kendi performansımızı objektif olarak hangi kriterlere göre raporlayacağız?
Ben olsam şöyle bir mantık kurgusu içinde değerlendirme yapardım.
Kastamonu’dan Cumhuriyete Omuz Veren Kadıbeşegiller
Kastamonu Valiliği Kastamonu Kent Müzesinin koordinasyonun Cumhuriyetimizin 100. yılı nedeniyle bir dizi etkinlik düzenledi. Baba tarafımız Kastamonu olduğu için bizden de ülkemizin tarımsal kalkınmasında öncü çalışmalar yapmış olan babamız Seyfettin Kadıbeşegil ve annemiz Fahrunnisa Kadıbeşegil’in de çalışmalarını bu etkinlikler kapsamındaki konferanslarda paylaşmamız istedi. Ekli sunum Kastamonuluların büyük ilgi gösterdiği konferansta paylaşılan bilgileri içeriyor.