Ahmet bey, futbol maçlarına gidiyor musunuz? (*)
Çocuklarınızı gönderiyor musunuz?
Maça gittiklerinde eve sağ olarak geri döneceklerine dair bir endişe taşıyor musunuz?
Burak öldü… Bir futbol cinayetine kurban gitti. Henüz 19 yaşındaydı. Bizim çocuğumuz da olabilirdi! Ailesinin acısını paylaşmanın bir yolu belki vardır ancak neden öldürüldüğünü kim nasıl izah edecek?
Oyuncakçılar Derneği Başkanından “haber” var!
Dostlar,Oyuncakçılar Derneği, OYDER Başkanı Ahmet Alioğlu’ndan başlattığımız kampanyaya destek veren bir cevap aldım.
büyük bir memnuniyetle mesajını paylaşıyorum.
Merhaba Salim Bey,
Başlatmış olduğunuz oyuncak silahlarla ilgili kampanyaya Oyuncakçılar Derneği Başkanı olarak tam destek veriyorum. Konuyla ilgili yönetim kurulumuzu en kısa zamanda toplayıp önerilerinizide ortaya koyup,
Raflardan oyuncak silahları indirelim!
Oyuncak silahlar konusu hala gündemimde…
Aileden ve kadından sorumlu Devlet Bakanı Fatma Şahin’in masasına kadar gitti mektubumuz. Bu ilk aşama idi…
2000’e yakın imza verildi bu mektuba…
Niye yalan söyleyeyim, imza sayısını azımsadım.
Geleceğimizin kararmasının baş sorumlusu olan oyuncak silahlara karşı daha duyarlı bir duruş bekliyor idim…
Değirmenin “suyu” nereden geliyor?
Dünyada bir milyardan fazla insanın içme suyuna ulaşamıyor…
Bir o kadar insanın ayrıca sağlık ve kullanım için elverişli suya erişimi yok…
Yeraltı sularının yüzeydeki tarım ürünleri ilaçlamalarından kullanılamaz hale gelmesi her yıl beş kat artıyor!
Ve… “SU” gününü kutladık…
Ama “havadan sudan”
Oyuncak Silahların Gerçek Silahlara Dönüşmesi Uzun Sürmüyor!
Bu oyuncak silah meselesine takıntılıyım. change.org/silahlicocuk da kampanya başladığından bu yana gelen mesajlar bu konuda yalnız olmadığımı da gösteriyor.Herkes bir yerinden tutup bir katkı sağlamak istiyor. Bu duyarlılık güzel bir şey. Özellikle gençlerin gösterdiği ilgi beni de cesaretlendiriyor.
Ama şurası da bir gerçek;
Oyuncak silahların gerçek silaha dönüşmesi çok uzun sürmüyor.
Sigorta şirketlerinin itibarı kaç paraya sigorta edilir?
Ben sana güvenmiyorum!
Ben de sana güvenmiyorum!
Aslında ona da güvenmiyorum…
Biz de güvenmiyoruz. Olsun yine de iş yapabiliriz!
20 milyar liranın üzerinde paranın döndüğü sigorta sektöründe durum bu!
Gelecekte olabilecek ya da olmayacak bir durumun satışından elde edilen devasa gelir “güvensizlik” ortamı içinde gayet başarılı bir şekilde yönetiliyor.