11 Ağustos 1954…
Ankara…
Yaşanmış 60 yılı terkedip ne kadar süreceği belli olmayan yeni bir yaşın getirdiği karmaşık duygular…
Bir kaç gün önce kemoterapisini tamamlamış bir insanın yeniden sıradan insanlardan biri gibi sokaklara dönmesinin getirdiği karmaşık ama aydınlık bir yolculuğun kilometre taşları sanki…
Ya da, 50’li yaşlarında, 70 yaşındaki özgeçmişini yazmak gibi yaşamı hep elinde bir cetvelle ölçüp-biçip yaşamış olmanın getirdiği romantik anımsatmalar…
Geriye dönüp bakıldığında;
Sevgiyle örülmüş dostluklar,
Her daim gelecek için yapılmış planlar,
Paylaşım odaklı bir yaşam döngüsü,
Umutlu olmanın getirdiği yaşam enerjisi,
Ve, – iyi mi kötü mü bilmiyorum- hala daha yapacak, tamamlanacak dünya kadar iş olması!
Son altı ayın sağlık ve tedavi özelinde oluşturduğu özel gündemine bakacak olursam yeni yaşlarımda eskinin alışkanlıklarını tekrar etmektense, yaşam bana, yeni bir “BEN” yaratmam gerektiğini söylüyor…
Gelecekle ilgili sayfalar dolusu planlar, programlar, hesaplar, kitaplar; bunlardan çıkarılarak oluşturulan hedefler ve bunları gerçekleştirmek için başta sağlık olmak üzere öz sermayenin tükenmekte olduğunu algılamamız için böyle bir deneyimden geçmek gerekiyor her halde.
Artık, yeni yaşımla birlikte sadece bir “BEYAZ KAĞIT” var önümde.
İdeallerimizin romantizmimizle kavga ettiği yıllar geride kaldı…
Karalamaya kıyamayacağım bir beyaz kağıt bu.
Yaşamı yönetmeye kalkmasın, ama, yaşamın herkes için sadece bir beyaz kağıttan ibaret olduğunu ve buraya ne “karalarsak” onu yaşayacağımızı bize anımsatsın!
Dostların parmak izleri ya da kokuları sinsin beyaz kağıda yeter. Başka neye ihtiyacımız olabilir ki?60 yılı terk ederken…
Yaşam yeniden başlıyor!
Bir beyaz kağıtla…
Plansız, programsız, hedefsiz…
Ama hiç olmadığı kadar iddialı… Umutlu… Keyifli… Ve en önemlisi , yine SİZLERLE!
figen İsbir
Ağustos 11, 2014hangi gerekçe ile olursa olsun, bize beyaz sayfaları açma/açtırma fırsatı veren, bu büyük bilgeliğe eriştiren tüm dönüşümlere kutlama ve takdirlerimle… Seni çook seviyor ve ister inan ister inanma ama, sana ve fark edip, fark ettirdiklerine özeniyorum sevgili dost 🙂
Elif Duru Gönen
Ağustos 11, 2014Salim Bey merhaba.
Sizinle daha önce hiç yazışmadık ama tüm çalışmalarınızı çok yakından takip ediyorum. Hatta tüm eğitimlerimi sizinle açıyorum ve “itibar”a dair sözlerinizi paylaşıyorum. Salim Kadıbeşegil’in yazılarını takip edin diyorum. Yazılarınız ve kişisel duruşunuz ile itibarı bu ülkede en iyi anlatabilecek kişi olduğunuzu düşünüyorum. Yaşamı ele alışınızla da halen önemli bir örnek olduğunuzu düşünüyorum. Herşey bizim için ve yaşamın gerçeği. Doğum gününüz kutlu olsun. İyi ki doğdunuz. İçten ve yürekten, sevgi saygılarımla. Elif
Basar Arioglu
Ağustos 11, 2014Nice nice senelere. Her sene, her gün beyaz kağıtlarla başlasın, güzel resimlerle, yazılarla tamamlansın. Hele yazacak, yapacak şeyleri olabilen bir insan için bu günler hiç bitmesin.
Serkan
Ağustos 11, 2014Salim Hocam nice mutlu yıllara ve iyiki varsınız.
Şuan size nasıl imrendiğimi anlatamam. Yaşadığımız yılların fazlalığından çok, o yılları nasıl yaşadığımızın, büyük ya da küçük bir hayat yaşadığımızı belirledigine inanırım. Yani insan 60 yıllık kocaman bir hayatı geride bırakmış olabilir ya da sadece 60 yıl yaşamış olabilir. En başta kendim olmak üzere, dokunduğunuz yüzlerce hayat gösteriyor ki, sizin yaşadığınız koskocaman bir 60 yıldı. Sizi tanıdığım ve bundan sonraki hayatımın her adımında sizden bir parça olacağı için çok mutluyum. Nice 60 koca senelere!
Hande
Ağustos 11, 2014Ne güzel yazmışsınız Salim Bey ! Doğum gününüz kutlu olsun ! Sevgiler…