Bugün… Dünya Barış Günü…
Ama… Ama… Ama…
Umut henüz 6 yaşındaydı.Bu yıl okula başlayacaktı. Anne babası kaydını bile
yaptırdı. Ama küçük Umut, o okula hiç gidemeyecek. Çünkü onu İzmir’de bir
magandanın attığı kurşun, kaydıraktan kaydığı sırada vurup öldürdü Umut’u. “Dünya Barış Gününe” çeyrek kala.
Tıpkı Şırnak’ta bir ay önce adı “serseriye” çıkmış bir kurşunla aramızdan göçen 10 yaşındaki Gülcan Oğuş gibi…
Veya, Ömer Muhtar Erdem gibi. Umut gibi daha 6 yaşındaydı. Bir ay önce düğün kutlamasının sarhoş saçmalarının hedefi oldu.
Yine ay içinde yoldan geçmekten başka bir günahı olmayan fayans ustası Kamer Kaplıca’ nın maganda kurşunlarının hedefi olması gibi.
At, avrat, silah kültürünün sadece bir yıllık bilançosu 1944 yaralı veya ölü mağdur!
Onlara ait olmayan silahların namlularından çıkan kurşunların hedefi olan;
Gelecek için “umut” taşıyan…
Belki de isimleri “Barış” olan…
Öylesine çocuklar, insanlar…
Henüz doya doya gülememişlerin öykülerine birer birer ekleniyorlar!
Yaşamlarını, özlemlerini “Dünya Barış Gününe” yetiştiremediler!
Eylüllerin sararan yapraklarının aşk, sevgi, barış getireceğini varsaydılar.
Gelecek için belki de yüreklerinde bir başka “Dünya barış Gününde”, dünyanın her coğrafyasında tüm insanların “barış” içinde yaşayabileceklerine dair “umut” taşıyorlardı.
Ama olmadı…
Olamadı…
1 Eylül Dünya Barış Gününde, “Eylül, Barış ve Umut” bir araya gelemedi!
At, avrat, silah kültürünün yeşerdiği bu topraklarda…
Maganda kurşununun kabarık sicili,
Televizyon haberlerinde artık canlı yayınlanan kadına şiddet,
Atların yerine cipleri dört nala süren trafik magandaları
Barışa uzanan umudu çok görüyor bizlere!
Sıcak savaşların kavurduğu rüzgârlar silah sesleri ile yankılanıyor.
Arasına maganda kurşunları karışıyor!
Nasılsa duyulmaz diye mi ne!
Özgüvenini “akıl” yerine “silahta” arayanların çağı on yıllar gerisinde kaldı.
Ama, başucu kültüründe kitap değil silah duruyor…
Bilim ve teknoloji insanı var etmek için değil, yok etmek için kullanılıyor…
Eylül, barış ve Umut…
Bir başka bahara kalıyor!
1 EYLÜL dünya BARIŞ gününde UMUT’u da doyamadığı çocukluğuna bir kuşunla yolladık.
Her on kişiden birinin aramızda silahlı dolaştığı bir ülkede “Dünya Barış Günü” kutlu olsun!
Ahmet r illez
Eylül 1, 2012Bu guzel dutgu ve dusuncelere katilmamak mumkun degil.Ancak bundan sonra analar babalar ozcumle bu toplumdaki bizlerin aglamamasi icin ne yapmak lazim o nu tartismali ve bu karanliklardan bir cikis umudu olmali . Umudlarimizi yitirmiyelim.
suleyman AKSEL
Eylül 3, 2012Umutlar Ölmesin.
Silahsız bir dünya istiyoruz.
sirel ekşi
Eylül 8, 2012Sevgili Salim Kadıbeşegil,
bu kadar güzel ifade edilmiş duygularını paylaştığın için teşekkür ederim. Sevgiyle…