Sign up with your email address to be the first to know about new products, VIP offers, blog features & more.

Markaların İç Dünyası: Markalar Birbirinin Yüzüne Nasıl Bakar! Aralarında Ne Konuşurlar? Yüzleri Kızarır mı?

Markaların duyguları olmadığı ama buna rağmen tüketicileri duygularından yakalamaya kalkmaları benim hep farklı bir pencereden markalar dünyasına bakmama neden oldu. Özellikle de büyük marketlerde reyonlar arasında dolaşırken birbirinden işlevsel olarak pek de farklılaşmayan markaların raflarda yan yana veya karşı karşıya iken birbirleriyle konuşup konuşmadıklarını merak eder dururum. Konuşuyorlarsa nelerden söz ederler? Dedikodu yaparlar mı?

807426 “Protest Brand” olur mu?

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 23 Haziran 2019 da yenilenen seçimlerde ortaya çıkan 807426 oyluk fark bir “Protest Brand” olur mu? Blog yazımda bunu sorguluyorum.

Bizim iletişim mesleğindeki alt disiplinlerden biri literatürde “gündem yönetimi” (Issue Management) olarak yer alır. Özü itibariyle güncel bir konunun kamuoyu tarafından gündeme getirilmesi ve yetkililerin (Özellikle kamu otoritelerinin) bu güncel konuya dikkatlerinin çekilmesi şeklindedir.

Demokratik Sosyalistler Demokrasinin İtibarını Onarabilirler mi?

Hayatın
akışı beni nerelere sürüklüyor? Son zamanlarda gündemimde olan konulara
baktığım zaman kafamın içindeki rüzgarların nerelerden estiğini görebiliyorum.

Örneğin;

  • Tek kimlikli dünyada çok kimlikli yaşamak (dünya
    vatandaşlığı ve immigirasim)
  • Robotlara etik aşısı tutar mı? (Yapay zekânın
    ‘duhuliyede’ oturması mümkün mü?
  • Demokrasinin itibarını kim onaracak?

Bugün Kaç Kilo Mutlusunuz?

Urla Tasarım Kütüphanesinde yaptığım konuşmanın başlığı: “Yaşamın içinde durduğunuz yer anlamlı mı” idi. Alt başlığını da “Bugün kaç kilo mutlusunuz” olarak belirttim.

Bu ifadeler 2012 yılında Optimist yayınlarından çıkan Oyun Bitti isimli kitabımın kapağı ve içindeki bir bölümün başlığı idi. Arka kapak şöyle diyor:

“Yolculuğunuz gerçekten anlamlı mı?

Yunanistan Ekonomik Düzlüğe Çıktı Galiba, ya da!

Yine Shengen vizesi için İzmir’deki Yunan Başkonsolosluğuna başvurduk. Eksik olmasınlar 10 aylık vize vermişler. Pasaportlarımızdaki giriş çıkışlara baksalar son yıllarda özellikle Yunan adalarına ne sıklıkla ziyaret yaptığımızı görebilirler. Buna dayanarak en az iki yıllık vize beklentisi içindeydik. Diğer ülkeler için başvurularda durum nasıl bilmiyorum.

Shengen vizesi için biliyorsunuz bi “evdeki kalemtraşın”

Canım Sıkkın!

Tarih boyunca insanlık “hukuku” sorguladı. Hak ve hukuk arasındaki gelgitler adaletle hesaplaşmak zorunda kaldı. Örneğin, eski çağlarda Krala karşı isyan başlatmanın cezası idamdı. İsyancılardan kaç tanesinin idam edilmesi Kral ve taraftarlarının vicdanını adalet battaniyesi ile örtmesine yetecekti? 10-20-200-500? Kaç idam adaleti sağlayacaktı?

Hukuk toplumsal yaşamın temel kurallarının hakça bölüşümü ile ilgili temel düzenlemeleri sağlasa da her zaman “adaleti”

Öyküleri ile Marka Olan Beldeler ve Alaçatı

Eğer markayı Başkalarında olmayan bir ürün ya da hizmet ile değer yaratmak olarak tanımlıyorsak bu turizm dünyasında destinasyonlar için de geçerli. Ve görüyoruz ki dünya turizm hareketi geleneksel destinasyonlardan değer yaratan “öykülere doğru” kayıyor.

Bazı
yerler öyküleri ile marka olmuşlardır. Veya marka olabilmelerini bu öykülere
borçludurlar!

Havadan Sudan Para kazanmak!

By Posted on 0 No tags 1

Beni Serdar Altan’ın pazarlamasyon.com’da yer alan “Nestle neden dünyanın en sevilmeyen markalarından biri?” başlıklı yazısı tahrik etti. 8 binin üzerinde markaya sahip olan ve 194 ülkede toplamda 447 fabrikası bulunan İsviçre merkezli yiyecek ve içecek üreticisi Nestle’den söz ediyoruz. Ama bu yazıda değineceğim konu markanın “su” meselesi ile ilgili yaklaşımı.